“Sinüs arresti” terimi, kalpteki sinoatriyal (SA) düğüme atıfta bulunan “sinüs” ile durma veya ani durmayı belirten “arrest” kelimelerinin birleşiminden kaynaklanır. Genellikle kalbin doğal kalp pili olarak adlandırılan SA düğümü, kalp atış hızını kontrol etmek için elektriksel uyarılar üretir. Tıp bağlamında “arresti” kavramı biyolojik bir işlevin durmasıyla ilgilidir. Bu nedenle “sinüs durması”, SA düğümünün bir dürtü oluşturamadığı ve kalp döngüsünde duraklamaya yol açtığı bir durumu belirtir.
Sinüs durmasının incelenmesi ve anlaşılması onlarca yıldır kardiyolojinin bir parçası olmuştur. Bu tür elektriksel anormalliklerin teşhis edilmesini mümkün kılan elektrokardiyografinin ilerlemesiyle özellikle ilgi gördü.
Sinüs durması, sinoatriyal (SA) düğümün ateşlenmemesi nedeniyle normal kalp ritminde geçici bir durma veya duraklama anlamına gelir. Bu, kalp atışları arasında hiçbir elektriksel aktivitenin gerçekleşmediği uzun bir duraklamaya neden olabilir. Süresine ve diğer sağlık faktörlerine bağlı olarak sinüs durması baş dönmesi, bayılma veya ciddi vakalarda kalp durması gibi semptomlara neden olabilir.
Nedenleri
- Yaşlanma: SA düğümü yaşla birlikte daha az güvenilir hale gelebilir.
- İskemi: SA düğümüne giden kan akışının azalması, işlevini etkileyebilir.
- İlaçlar: Beta blokerler, kalsiyum kanal blokerleri ve diğer ilaçlar SA düğüm fonksiyonunu etkileyebilir.
- Elektrolit Dengesizliği: Potasyum, magnezyum veya kalsiyumdaki dengesizlikler elektrik sinyallerini bozabilir.
- Altta Gelen Tıbbi Durumlar: Hipotiroidizm gibi durumlar SA düğümünü etkileyebilir.
- Vagal Stimülasyon: Aşırı ağrı veya stres gibi uyaranlar, SA düğümünü etkileyen bir refleksi tetikleyebilir.
- İdiyopatik: Bazı durumlarda nedeni belirlenemeyebilir.
Tarih
Sinüs durması, kalbin doğal kalp pili olan sinoatriyal düğümün (SA düğümü) düzenli olarak ateşlenmediği bir tür kalp ritmi bozukluğudur. Bu, yavaş kalp atış hızına (bradikardi), atılan atımlara ve hatta kalp atışında duraklamalara yol açabilir.
Sinüs durmasının geçmişi, doktorların yavaş kalp hızı ve kalp atışındaki duraklama vakalarını ilk kez tanımlamaya başladıkları 20. yüzyılın başlarına kadar uzanabilir. 1924’te Alman doktor Fritz Wenckebach, kalp atış hızı yavaş olan ve atımları kaçıran bir hastayı anlatan bir makale yayınladı. Wenckebach bu durumu “atriyoventriküler blok” olarak tanımladı ancak artık bunun aslında sinüs durması olduğu biliniyor.
1930’lu ve 1940’lı yıllarda doktorlar kalbin elektriksel aktivitesini incelemek için elektrokardiyografiyi (EKG) kullanmaya başladılar. Bu, nedenleri ve semptomları da dahil olmak üzere sinüs durmasının daha iyi anlaşılmasına yol açtı.
1950’li ve 1960’lı yıllarda doktorlar sinüs tıkanıklığına yönelik tedaviler geliştirmeye başladı. Bu tedaviler, kalp atış hızını artırabilecek ilaçları ve SA düğümünün rolünü üstlenip kalbin düzenli bir hızda atmasını sağlayabilecek kalp pillerini içeriyordu.
Günümüzde sinüs durması nispeten iyi anlaşılmış bir durumdur. Çok sayıda etkili tedavi mevcuttur ve sinüs tıkanıklığı olan çoğu kişi uzun ve sağlıklı bir yaşam sürdürebilir.
Sinüs tutuklamasının tarihindeki bazı önemli kilometre taşları şunlardır:
- 1924: Fritz Wenckebach sinüs durması olan bir hastayı anlatan bir makale yayınladı.
- 1930’lar ve 1940’lar: Elektrokardiyografi sinüs durmasını incelemek için kullanıldı ve bunun nedenleri ve semptomlarının daha iyi anlaşılmasına yol açtı.
- 1950’ler ve 1960’lar: Sinüs tutuklamasını tedavi etmek için ilaçlar ve kalp pilleri geliştirildi.
- Bugün: Sinüs tutuklaması, etkili tedavilerin mevcut olduğu nispeten iyi anlaşılmış bir durumdur.
Kaynak:
- Chhabra, L. (2014). Sick sinus syndrome. Cardiovascular diagnosis and therapy, 4(1), 50–55.
- Semelka, M., Gera, J., & Usman, S. (2019). Sick Sinus Syndrome. In StatPearls [Internet]. StatPearls Publishing.
- Zimetbaum, P. (2019). Bradyarrhythmias and Conduction Blocks. In Harrison’s Principles of Internal Medicine (20th ed.). McGraw-Hill Education.