- Septik pelvik tromboflebit (SPT) pelvik ven endotel hasarı, venöz staz ve hiperkoagülabilite durumunda ortaya çıkabilir.
- Genellikle koryoamniyonit ortamında sezaryen doğumları takiben doğum sonrası endometrit/parametrit ile ilişkilidir, ancak pelvik cerrahi veya altta yatan malignite gibi diğer durumlarda da ortaya çıkabilir.
- SPT ilk olarak 1800’lerin sonunda Von Recklinghausen tarafından tanımlanmış ve 1950’lerde obstetrik veya jinekolojik prosedürleri takiben ateşi olan ve eksploratif laparotomide pelviste gross olarak palpe edilebilen intravenöz trombüs ve seropürülan sıvı bulunan 70 kadından oluşan bir kohortu tanımlayan bir dizi raporla daha da aydınlatılmıştır.
- Tromboze venin cerrahi eksizyonu veya ligasyonu ilk tercih edilen tedaviydi, ancak o zamandan beri medikal tedavi tercih edilen yaklaşım haline gelmiştir.
EPİDEMİYOLOJİ
İnsidans
Septik pelvik tromboflebit (SPT) gebeliğin nadir görülen bir komplikasyonudur. Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan bir araştırma, SPT insidansının 3000 doğumda 1 (9000 vajinal doğumda 1 ve 800 sezaryen doğumda 1) olduğunu göstermiştir. Benzer şekilde, sezaryen doğum veya önceki sezaryen sonrası vajinal doğum yapan 73.000’den fazla kadın üzerinde yapılan bir çalışmada, sadece 89’unda (yüzde 0,1) SPT şüphesi veya belgesi vardı.
Risk faktörleri
SPT büyük ölçüde doğum sonrası kadınlarda görülen bir durumdur. Risk sezaryen ile vajinal doğuma kıyasla daha yüksektir. Endometrit veya koryoamniyonit gibi peripartum veya postpartum pelvik enfeksiyonları olan kadınlar da SPT açısından daha yüksek risk altındadır. Örnek olarak, bir gebelik kayıt defterindeki 73.000’den fazla kadın üzerinde yapılan bir vaka kontrol çalışmasında, sezaryen doğum ve koryoamniyonitin her biri bağımsız olarak SPT ile ilişkilendirilmiştir (düzeltilmiş odds oranları sırasıyla 6,3 ve 4,8).