Tahmini okuma süresi: 2 dakika

“Plasenta akreta” terimi, Latince “plasenta” (“kek” anlamına gelir) ve “acretus” (“sabit” anlamına gelir) sözcüklerinden gelir. Terim ilk olarak 19. yüzyılda tıp literatüründe kullanılmıştır.

Plasenta accreta, hamilelik sırasında plasenta uterus duvarına çok derin büyüdüğünde ortaya çıkan ciddi bir durumdur. Tipik olarak, plasenta doğumdan sonra uterus duvarından ayrılır. Bununla birlikte, plasenta akreta ile plasentanın bir kısmı veya tamamı yapışık kalır. Bu, doğumdan sonra ciddi kan kaybına neden olabilir. Yüksek riskli bir gebelik komplikasyonu olarak kabul edilir.

  • Plasenta akreta yaklaşık 2.500 gebelikte 1 görülür.
  • Daha önce sezaryen doğum yapmış kadınlarda plasenta akreta riski daha yüksektir.
  • Plasenta akretası hamilelik sırasında ultrason veya MRI taramaları ile teşhis edilebilir.
  • Plasenta akreata tedavisi, plasentayı çıkarmak ve rahmi onarmak için ameliyatı içerebilir.
  • “Plasenta akreta” terimi tıp literatüründe ilk kez 1863 yılında Avusturyalı patolog Karl von Rokitansky tarafından kullanılmıştır. Rokitansky, durumu “plasentanın rahim duvarına hastalıklı bir şekilde yapışması” olarak tanımladı.

Türleri:

Plasentanın ne kadar derinden bağlandığına bağlı olarak, durum üç tipe ayrılır:

  • Plasenta Accreta: Plasenta rahim duvarında çok derine yapışır ancak rahim kasına nüfuz etmez.
  • Plasenta İnkreta: Plasenta rahim duvarına daha da derine yapışır ve rahim kasına nüfuz eder.
  • Plasenta Percreta: Plasenta tüm rahim duvarını geçer ve mesane gibi diğer organlara yapışabilir.

Risk faktörleri:

Plasenta akreta için ana risk faktörü, daha önce sezaryen doğum yapmış olmaktır. Diğer risk faktörleri arasında rahimde geçirilmiş ameliyat, 35 yaşın üzerinde olmak, daha önce birden fazla gebelik geçirmiş olmak ve plasenta previa gibi durumlar yer alır.

Teşhis:

Teşhis tipik olarak, genellikle üçüncü trimesterde ultrason veya MRI kullanılarak yapılır.

Tedavi:

Plasenta akretası için birincil tedavi, plasentanın ve etkilenen dokuların cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Plasentanın güvenli bir şekilde çıkarılamadığı ciddi vakalarda histerektomi (rahmin alınması) yapılabilir.

Prognoz:

Uygun yönetim ile, annenin prognozu genellikle iyidir, ancak komplikasyonlar arasında ciddi kan kaybı ve çoklu transfüzyon ihtiyacı olabilir. Erken doğum riski de vardır.

Önleme:

Kesin neden bilinmediği için önleme zordur, ancak bilinen risk faktörlerini yönetmek yardımcı olabilir. Bu, mümkün olduğunda gereksiz sezaryen ve rahim ameliyatlarından kaçınmak gibi stratejileri içerebilir.

Tarih

Plasenta akretanın geçmişi de nispeten kısadır. Durum ilk olarak 19. yüzyılda tanımlandı, ancak durumun tam olarak anlaşılması 20. yüzyıla kadar değildi. Ultrason ve MRI taramaları gibi yeni görüntüleme tekniklerinin geliştirilmesi, doktorların plasenta akretayı daha iyi teşhis etmesine olanak sağlamıştır.

Günümüzde plasenta akreta nispeten nadir görülen bir durumdur. Bununla birlikte, yaşamı tehdit eden sonuçlara yol açabilecek ciddi bir durumdur. Hamileyseniz, plasenta akreta riskinin farkında olmanız ve risk faktörleriniz hakkında doktorunuzla konuşmanız önemlidir.

Plasenta akretanın anlaşılması zamanla gelişmiştir. 20. yüzyılın başlarında, plasenta akretasının plasentanın kendisindeki bir kusurdan kaynaklandığı düşünülüyordu. Bununla birlikte, plasenta akretasının uterusun iç yüzeyindeki bir kusurdan kaynaklandığı artık bilinmektedir.

Ultrason ve MRI taramaları gibi yeni görüntüleme tekniklerinin geliştirilmesi, doktorların plasenta akretayı daha iyi teşhis etmesine olanak sağlamıştır. Bu taramalar, plasentanın rahim duvarına nasıl bağlandığını gösterebilir.

Günümüzde plasenta akreta nispeten nadir görülen bir durumdur. Bununla birlikte, yaşamı tehdit eden sonuçlara yol açabilecek ciddi bir durumdur. Hamileyseniz, plasenta akreta riskinin farkında olmanız ve risk faktörleriniz hakkında doktorunuzla konuşmanız önemlidir.

Referanslar:

  1. Jauniaux E, Chantraine F, Silver RM, Langhoff-Roos J. FIGO consensus guidelines on placenta accreta spectrum disorders: Epidemiology. International Journal of Gynaecology and Obstetrics. 2018;140(3):265-273.
  2. Silver RM. Abnormal Placentation: Placenta Previa, Vasa Previa, and Placenta Accreta. Obstetrics & Gynecology. 2015;126(3):654-668.
  3. Warshak CR, Ramos GA, Eskander R, et al. Effect of predelivery diagnosis in 99 consecutive cases of placenta accreta. Obstetrics and Gynecology. 2010;115(1):65.
Facebook Yorumları