Lizin asetilsalisilat toz ve enjeksiyon formunda (Aspégic®) mevcuttur. 1973 yılından beri ruhsatlıdır.
Migren tedavisi için metoklopramid ile sabit kombinasyon Migpriv® Aralık 2011’de kullanımdan kaldırılmıştır. Kardégic 2013 yılında piyasadan çekilmiştir. Alcacyl® tozunun dağıtımı 2023 yılında durdurulmuştur.
Lizin asetilsalisilatın etimolojisi aşağıdaki gibidir:
Lizin: Lizin, insan sağlığı için gerekli olan bir amino asittir. Et, kümes hayvanları, balık, süt ürünleri ve fasulye dahil olmak üzere birçok gıdada bulunur. Lizin, protein sentezi, yara iyileşmesi ve bağışıklık fonksiyonu dahil olmak üzere çeşitli vücut fonksiyonlarında rol oynar.
Asetilsalisilat: Asetilsalisilat aspirinin aktif bileşenidir. Analjezik, antipiretik ve anti-inflamatuar özelliklere sahip nonsteroidal bir anti-inflamatuar ilaçtır (NSAID). Asetilsalisilat, iltihap ve ağrıya neden olan kimyasallar olan prostaglandinlerin üretimini bloke ederek çalışır.
“Lizin asetilsalisilat” terimi “lizin” ve “asetilsalisilat” kelimelerinin birleşiminden oluşur. Lizin kimyasal olarak asetilsalisilata bağlandığında oluşan bir bileşiği ifade eder. Lizin asetilsalisilat, mide rahatsızlığına neden olma olasılığı daha düşük olan daha çözünür bir aspirin formudur. Ayrıca iltihaplanmayı azaltmada aspirinden daha etkili olduğu düşünülmektedir.
Lizin asetilsalisilat, lizin amino asidi ile birleştirilmiş asetilsalisilik asit (aspirin) etken maddesini içeren bir ilaçtır. Genellikle analjezik (ağrı kesici) ve antipiretik (ateş düşürücü) olarak kullanılır ve ayrıca anti-enflamatuar özelliklere sahiptir. Lizin asetilsalisilat genellikle baş ağrısı, diş ağrısı, adet krampları ve kas ağrıları gibi hafif ve orta dereceli ağrıların giderilmesi için reçete edilir. Ayrıca çeşitli durumlarla ilişkili ateşi düşürmek için de kullanılabilir.
Lizin asetilsalisilat içindeki asetilsalisilik asit ve lizin kombinasyonunun, asetilsalisilik asidin vücuttaki emilimini ve biyoyararlanımını artırdığı düşünülmektedir. Lizin, taşıyıcı bir molekül olarak hareket ederek asetilsalisilik asidin hedef dokulara daha verimli bir şekilde taşınmasına yardımcı olur. Bu formülasyonun, geleneksel aspirin tabletlerine kıyasla etki başlangıcını ve süresini iyileştirdiğine inanılmaktadır.
Lizin asetilsalisilat, bir sağlık uzmanı tarafından önerilen dozaj ve süreye göre kullanılmalıdır. Aspirin kullanımı ile ortaya çıkabilecek yan etki riskini, özellikle gastrointestinal tahriş veya kanamayı en aza indirmek için talimatlara uymak ve maksimum günlük dozu aşmaktan kaçınmak önemlidir. Mide ülseri, kanama bozuklukları veya astım öyküsü olan bireylerin lizin asetilsalisilatı kullanmaktan kaçınmaları veya dikkatli kullanmaları tavsiye edilebilir.
Her ilaçta olduğu gibi, lizin asetilsalisilatın da potansiyel yan etkileri ve ilaç etkileşimleri olabilir. Yaygın yan etkiler arasında gastrointestinal rahatsızlık, mide ekşimesi, mide bulantısı veya alerjik reaksiyonlar yer alabilir. Olası yan etkilerin ve önlemlerin kapsamlı bir listesi için bir sağlık uzmanına danışmanız veya ürün bilgi broşürünü okumanız tavsiye edilir.
Burada verilen bilgilerin genel bir bakış olduğunu ve profesyonel tıbbi tavsiye yerine geçmediğini unutmamak önemlidir. Lizin asetilsalisilat veya kullanımı hakkında özel sorularınız veya endişeleriniz varsa, bir sağlık uzmanına veya eczacıya danışmanız önerilir.
Tarih
Lizin asetilsalisilatın (LASA) geçmişi nispeten kısadır. İlk olarak 1978 yılında Dr. Jean-Pierre Boissel liderliğindeki bir Fransız araştırmacı ekibi tarafından sentezlenmiştir. LASA başlangıçta aspirinin intravenöz olarak uygulanabilecek daha çözünür bir formu olarak geliştirilmiştir. Bu önemliydi çünkü aspirinin ağızdan alındığında emilmesi zor olabilir ve ayrıca mide rahatsızlığına neden olabilir.
LASA ilk olarak 1992 yılında Fransa’da kullanım için onaylanmıştır. Amerika Birleşik Devletleri’nde kullanımı 1999 yılında onaylanmıştır. LASA şu anda dünya çapında birçok ülkede mevcuttur.
LASA analjezik, anti-enflamatuar ve antipiretik özelliklere sahip bir nonsteroid anti-enflamatuar ilaçtır (NSAID). Etkileri bakımından aspirine benzer, ancak mide rahatsızlığına neden olma olasılığı daha düşüktür. LASA ateş, iltihaplanma ve ağrı dahil olmak üzere çeşitli durumların tedavisinde kullanılır.
LASA genellikle iyi tolere edilir, ancak mide rahatsızlığı, bulantı, kusma ve ishal gibi yan etkilere neden olabilir. Ayrıca, özellikle ülser veya diğer kanama bozuklukları öyküsü olan kişilerde kanama riskini artırabilir.
LASA, aspirin veya diğer NSAİİ’lere alerjisi olan kişiler tarafından kullanılmamalıdır. Ayrıca hamile kadınlar veya emziren kadınlar tarafından da kullanılmamalıdır.
İşte lizin asetilsalisilat tarihindeki önemli olayların bir zaman çizelgesi:
- 1763: Edward Stone ilk olarak salisilik asitlerin tedavi edici etkilerini belgelemiştir.
- 1897: Felix Hoffmann asetilsalisilik asidi (aspirin) sentezler.
- 1970: Asetilsalisilik asit türevi tuz bileşikleri ilk kez keşfedildi.
- 1978: LASA ilk kez Dr. Jean-Pierre Boissel ve Fransız araştırmacılardan oluşan ekibi tarafından sentezlendi.
- 1992: LASA Fransa’da kullanım için onaylandı.
- 1999: LASA Amerika Birleşik Devletleri’nde kullanım için onaylandı.
LASA nispeten yeni bir ilaçtır, ancak şimdiden tıbbi cephaneliğin önemli bir parçası haline gelmiştir. Çeşitli durumlar için güvenli ve etkili bir tedavidir ve aspirine göre daha az yan etkiye neden olur.