Richard Lazarus (1922-2002), özellikle duygu, stres ve başa çıkma alanlarında psikoloji alanına önemli katkılarda bulunmuş ünlü bir Amerikalı psikologdur. Berkeley’deki Kaliforniya Üniversitesi’nde psikoloji profesörü olan Lazarus, en çok bilişsel-aracılı duygu teorisini ve stres ve başa çıkmanın işlemsel modelini geliştirmesiyle tanınır.
Lazarus, duyguların yalnızca uyaranlara verilen fizyolojik tepkiler tarafından değil, aynı zamanda durumun bilişsel değerlendirmeleri tarafından da belirlendiğini savunmuştur. Bilişsel-araçsal teorisine göre, bir bireyin bir durum ya da olaya ilişkin değerlendirmesi duygusal tepkisini belirler. Bu, iki kişinin aynı olayı deneyimleyebileceği ancak bilişsel değerlendirmelerine dayalı olarak farklı duygusal tepkilere sahip olabileceği anlamına gelir.
Buna ek olarak Lazarus, birey ve çevresi arasındaki dinamik ilişkiyi vurgulayan stres ve başa çıkmanın etkileşimsel modelini geliştirmiştir. Bu model, stresin bir durumun talepleri ile bireyin bu taleplerle başa çıkma kaynakları arasındaki dengesizlikten kaynaklandığını öne sürer. Başa çıkma, hem bireyin stres etkenine ilişkin bilişsel değerlendirmesinden hem de sahip olduğu kaynaklardan etkilenen bir süreç olarak görülmektedir.
Richard Lazarus, kariyeri boyunca duyguları, stresi ve başa çıkmayı anlamada bilişsel süreçlerin önemini vurgulayarak psikoloji üzerinde kalıcı bir etki yaratmıştır. Teorileri etkili olmaya devam etmekte ve psikoloji, sağlık ve stres yönetimi alanlarında araştırmacılar ve uygulayıcılar tarafından kullanılmaktadır.
Psikolog richard lazarus tarafından, 1974’te sunulmuştur.
Richard Lazarus’un stres ve başa çıkmanın işlemsel modeli olarak da bilinen stres modeli, bireylerin stresi nasıl algıladıklarını, strese nasıl tepki verdiklerini ve stresle nasıl başa çıktıklarını anlamaya yönelik bir çerçevedir. Model, birey ve çevresi arasındaki dinamik ilişkiyi vurgular ve birkaç temel bileşen etrafında yapılandırılmıştır:
- Birincil Değerlendirme: Bu, bireyin bir olayın veya durumun önemini değerlendirdiği ilk aşamadır. Kişi, durumun ilgisiz, iyi huylu-pozitif ya da stresli olup olmadığını değerlendirir. Durum stresli olarak değerlendirilirse, zarar/kayıp, tehdit veya meydan okuma olarak sınıflandırılabilir.
- İkincil Değerlendirme: Bir durum stresli olarak kabul edildiğinde, birey kaynaklarını ve stresörle başa çıkma yeteneğini değerlendirir. Bu, kişinin iç ve dış kaynaklarının yanı sıra çeşitli başa çıkma stratejilerinin potansiyel etkinliğinin değerlendirilmesini de içerir.
- Başa Çıkma: Başa çıkma, bireylerin stresli bir durumun taleplerini yönetmek için kullandıkları gerçek stratejileri ve eylemleri ifade eder. Başa çıkma, sorun odaklı (doğrudan stres etkenini veya sonuçlarını ele alma) veya duygu odaklı (stres etkenine verilen duygusal tepkileri yönetme) olabilir. Başa çıkma stratejileri, stresi azaltma ve refahı artırmadaki etkinliklerine bağlı olarak uyarlanabilir veya uyumsuz olabilir.
- Yeniden değerlendirme: Yeniden değerlendirme, bireylerin durumu ve başa çıkma çabalarını sürekli olarak yeniden değerlendirdikleri devam eden bir süreçtir. Yeni bilgiler ortaya çıktıkça veya koşullar değiştikçe, kişi birincil ve ikincil değerlendirmelerini ayarlayabilir ve bu da başa çıkma stratejilerinde değişikliklere yol açabilir.
- Sonuçlar: Stres ve başa çıkma sürecinin sonuçları duygusal, fizyolojik ve davranışsal tepkileri içerebilir. Bu sonuçlar bireyin refahını, sağlığını ve genel işlevselliğini etkileyebilir. Olumlu sonuçlar kişisel gelişime, dayanıklılığın artmasına ve refahın iyileşmesine yol açabilirken, olumsuz sonuçlar anksiyete, depresyon veya fiziksel sağlık sorunlarına neden olabilir.
Lazarus’un stres modeli, stres ve başa çıkmanın bireyin bilişsel değerlendirmeleri, başa çıkma stratejileri ve çevresel faktörler arasında sürekli bir etkileşimi içeren dinamik süreçler olduğunu vurgulamaktadır. Bu bakış açısı, bireylerin stresi nasıl algıladıklarını ve yönettiklerini anlamanın önemini ve etkili başa çıkmayı desteklemek için özel müdahalelere duyulan ihtiyacı vurgulamaktadır.
Her insan bulunduğu durumu değerlendirir. lazarus bunu 3 basamakta açıklamıştır.
Adımlar;
Primer değerlendirme; +durum tehlike arz ediyor mu?
Bu değerlendirme 3 farklı şekilde sonuçlanır.
- meydan okuma(challenge):durum başarılabilir gözüküyorsa.
- tehdit(threat):zarar bekleniyorsa,
- zarar/kayıp((harm/loss)): eğer zarar görülmeye hazırsa.
Sekonder değerlendirme;+durmu başarmak içi yeterlilik var mı? Bu adım, stress altında başarılı şekilde çalışıp, çalışımayacağını belirler.
Yeniden değerlendirme;
bu evrede, üstesinden gelmeyi başarmak tekrar değerlendirilir.
yeni evreye uyum sağlanmıştır.
tehditkar bir durumdan kaçma gerçekleştirilir, eğer başarma mümkün değilse. yani tehdite karşı meydan okuma oluşur.
ilk değerlendirmenin değiştirilmesine reappraisal( yeni değerlendirme denir.