John Brown (1735-1788) İskoç bir hekim ve 18. yüzyılın sonları ile 19. yüzyılın başlarında etkili bir tıp teorisi olan Brunonian tıp sisteminin yaratıcısıydı. Kısmen ortodoks olmayan tıbbi inançları ve uygulamaları nedeniyle tartışmalı bir figürdü.
Brown, Edinburgh Üniversitesi’nde ünlü doktor William Cullen’ın yanında tıp eğitimi almıştır. Ancak Cullen’ın teorilerine katılmadı ve bu da onu Brunonianizm olarak bilinen kendi tıp sistemini geliştirmeye yöneltti. Bu sistem, hastalıkların vücuttaki çok fazla ya da çok az uyarımdan kaynaklandığı ilkesine dayanıyordu. Brown’a göre, vücudun yaşamsal gücü ya da “uyarılabilirlik”, hastalıkları anlamanın ve tedavi etmenin anahtarıydı.
Brown kendi sisteminde tüm hastalıkları iki kategoride sınıflandırıyordu:
- stenik (aşırı uyarılmadan kaynaklanan)
- ve astenik (yetersiz uyarılmadan kaynaklanan).
Herhangi bir hastalık için uygun tedavinin, öncelikle uyarıcı veya yatıştırıcı kullanımı yoluyla, uyarım seviyesini artırmak veya azaltmak olduğuna inanıyordu. Bu yaklaşım, hastalara yüksek dozda alkol veya afyon reçete etmek gibi bazı tartışmalı ve potansiyel olarak tehlikeli tedavilere yol açtı.
Yöntemlerini çevreleyen tartışmalara rağmen, Brown’ın fikirleri özellikle Avrupa’da önemli bir popülerlik kazandı. Çalışmaları, homeopatinin kurucusu Samuel Hahnemann da dahil olmak üzere dönemin önde gelen birçok hekimini ve tıp düşünürünü etkilemiştir. Ancak 19. yüzyılın ortalarına gelindiğinde Brunonianizm gözden düşmüş ve yerini daha modern tıp teorileri almıştır.
Brown, tıbbi teorilerinin yanı sıra karizmatik kişiliği ve sadık öğrenciler ve destekçilerden oluşan bir takipçi kitlesini kendine çekme becerisiyle de tanınıyordu. Alışılmadık yöntemlerine rağmen, tıp tarihine yaptığı katkılar, 18. ve 19. yüzyıllarda tıbbi anlayışın devam eden gelişimini ve evrimini yansıttığı için önemini korumaktadır.