Türk Tabipleri Birliği (TTB) Temmuz 2009’da İstanbul’da bir basın toplantısı düzenleyerek hükümetin sağlık “piyasasında” emeği daha da ucuzlatmaya ve güvencesizleştirmeye yönelik daha büyük bir planın parçası olarak yürüttüğü çabaları eleştirdi. TTB hükümeti, işsizlik, yoksulluk ve yüksek dolaylı vergiler gibi daha büyük sorunları görmezden gelirken, hekimlerin ücretlerinin iyileştirildiği izlenimini yaratmak için haberleri manipüle etmekle suçladı. Hükümet ise buna, nöbet ücreti ve hekimler için gelir sınırlarının artırılması da dahil olmak üzere sağlık çalışanları için önemli iyileştirmeler yapıldığını duyuran bir açıklama ile karşılık verdi. Tartışma, piyasa odaklı politikalar ile çalışanların haklarına ve kamu refahına öncelik veren nitelikli, erişilebilir bir sağlık hizmeti ihtiyacı arasındaki gerilimin altını çizdi.
Türkiye’de hekimlerin ücretlerine ilişkin tartışma, sağlık hizmetlerinde piyasa odaklı politikalara ilişkin daha geniş bir tartışmayı yansıtmaktadır. Türkiye de dahil olmak üzere pek çok hükümet sağlık “piyasasında” maliyet düşürme ve verimliliği artırma ihtiyacını vurgularken, eleştirmenler bu tür politikaların genellikle işçi hakları ve kamu refahı pahasına gerçekleştiğini savunmaktadır. Türkiye örneğinde, TTB’nin hükümetin hekimlerin ücretlerini artırma çabalarına yönelik eleştirisi, sağlık sektöründe emeğin giderek daha fazla güvencesizleştirilmesine ilişkin daha geniş bir endişeyi yansıtmaktadır; bu da kötü çalışma koşullarına, düşük ücretlere ve savunmasız nüfusların bakıma sınırlı erişimine yol açabilir.
Hükümetin tartışmalara verdiği ve sağlık çalışanları ile emekli maaşı alanlara yönelik iyileştirmeleri vurgulayan yanıt, piyasa odaklı politikalar ile işçi haklarına ve kamu yararına öncelik veren nitelikli, erişilebilir bir sağlık hizmetine duyulan ihtiyaç arasındaki gerilimin altını çizmektedir. Hükümetin hekim ücretlerini artırma çabaları doğru yönde atılmış bir adım olsa da, yoksulluk, işsizlik ve yüksek dolaylı vergiler gibi daha geniş kapsamlı sorunlar çözümsüz kalmaya ve Türkiye’de kaliteli sağlık hizmeti sunumu açısından önemli zorluklar teşkil etmeye devam edecektir.
Sonuç olarak, Türkiye’de hekim ücretlerine ilişkin tartışmalar, maliyet düşürme ve verimlilik ihtiyacı ile çalışanların korunması, kamu refahı ve erişilebilirlik ihtiyacını dengeleyen daha incelikli bir sağlık politikası yaklaşımına duyulan ihtiyacı vurgulamaktadır. Hükümet, sağlık “piyasasında” emeği ucuzlatarak ve güvencesizleştirerek kısa vadeli kazanımlar elde edebilirken, bu tür politikalar nihayetinde sağlık sisteminin uzun vadeli yaşayabilirliğini zayıflatmakta ve daha geniş yoksulluk ve eşitsizlik sorunlarına katkıda bulunmaktadır. TTB’nin açıklamasında da belirtildiği üzere, Türkiye’de daha sürdürülebilir ve hakkaniyetli bir sağlık sistemi, bu daha büyük meseleleri ele almak ve piyasa ihtiyaçları yerine çalışanların ve kamunun ihtiyaçlarına öncelik vermek için ortak bir çaba gerektirecektir.
Kaynak:
https://www.ttb.org.tr/haberarsiv_goster.php?Guid=6692333a-9232-11e7-b66d-1540034f819c