Tahmini okuma süresi: 2 dakika

Kedi tırmığı ateşi olarak da bilinen kedi tırmığı hastalığının (CSD) etkeni olan küçük, Gram-negatif, hücre içi bir bakteridir. Bakteri, enfekte kedilerle temas yoluyla, özellikle de ısırık veya tırmalama yoluyla insanlara bulaşabilir. Bartonella henselae, CSD’ye ek olarak, bağışıklık sistemi baskılanmış bireylerde daha yaygın olan basiller anjiyomatoz ve peliozis hepatis gibi başka hastalıklara da neden olabilir.

Keşfin Tarihçesi:

Bartonella henselae ilk olarak 1992 yılında Dr. Diane K. Hensel ve meslektaşları tarafından kedi tırmığı hastalığının nedeni olarak tanımlanmıştır. Bu keşiften önce, CSD 20. yüzyılın başlarından beri klinik bir sendrom olarak tanınmaktaydı, ancak etken bilinmiyordu. Yeni türe, Dr. Hensel’in ve keşfine yaptığı katkıların onuruna Bartonella henselae adı verilmiştir.

Sınıflandırma:

Bartonella henselae, Bartonellaceae familyasının bir parçası olan Bartonella cinsine aittir. Bu familya Rhizobiales takımı altında, Alphaproteobacteria sınıfı ve Proteobacteria filumu içinde sınıflandırılır. Bazıları insanlar ve hayvanlar için patojenik olan 20’den fazla tanınmış Bartonella türü vardır.

Teşhis

Bartonella henselae enfeksiyonunun teşhisi, semptomların spesifik olmayan doğası nedeniyle zor olabilir. Yaygın tanı yöntemleri şunları içerir:

  • Seroloji: Tipik olarak dolaylı immünofloresan testi (IFA) veya enzime bağlı immünosorbent testi (ELISA) kullanılarak hastanın kanında Bartonella henselae’ye karşı antikorların saptanması.
  • Polimeraz zincir reaksiyonu (PCR): Hastanın kanında veya doku örneklerinde Bartonella henselae DNA’sının moleküler tespiti.
  • Kültür: Bakterinin kan veya doku örneklerinden izole edilmesi, ancak bu yöntem genellikle zaman alıcıdır ve düşük bir duyarlılığa sahiptir.

Klinik Özellikler:

Bartonella henselae enfeksiyonunun klinik özellikleri bakterinin neden olduğu spesifik hastalığa bağlı olarak değişir.

  • Kedi tırmığı hastalığı (CSD): B. henselae enfeksiyonunun en yaygın prezentasyonudur. Belirtiler genellikle maruziyetten sonraki 1-2 hafta içinde gelişir ve ateş, yorgunluk, baş ağrısı ve tırmalama veya ısırık bölgesinin yakınındaki şişmiş lenf düğümlerini içerir. Aşılama bölgesinde papül veya püstül gibi deri lezyonları da oluşabilir. CSD vakalarının çoğu kendi kendini sınırlar ve tedavi olmaksızın iyileşir.
  • Basiller anjiyomatozis: Bu durum deride, deri altı dokularda ve bazen iç organlarda vasküler tümörlerin (anjiyomlar) oluşması ile karakterizedir. Bağışıklık sistemi baskılanmış bireylerde, özellikle de HIV/AIDS hastalarında daha sık görülür. Belirtiler arasında cilt lezyonları, ateş ve kilo kaybı yer alır. Antibiyotiklerle tedavi tipik olarak gereklidir.
  • Peliosis hepatis: B. henselae enfeksiyonunun nadir bir komplikasyonu olan peliosis hepatis, karaciğerde kan dolu kistlerin oluşumunu içerir. Bağışıklık sistemi baskılanmış bireylerde daha sık görülür. Belirtiler arasında karın ağrısı, hepatomegali (karaciğer büyümesi) ve sarılık yer alır. Antibiyotiklerle tedavi genellikle gereklidir.

Bu spesifik hastalıklara ek olarak, B. henselae endokardit, retinit ve nörolojik komplikasyonlar gibi diğer klinik belirtilerle de ilişkilendirilmiştir. Tedavi genellikle antibiyotikleri içerir ve antibiyotik seçimi spesifik hastalık sunumuna ve hastanın genel sağlık durumuna bağlıdır.

Facebook Yorumları