B Hücreli Lenfoma, bağışıklık sistemimizde çok önemli bir rol oynayan antikorların üretilmesinden sorumlu beyaz kan hücreleri olan B lenfositlerinden kaynaklanan bir kanser türüdür. B Hücreli Lenfomalar, hücrenin görünümüne, genetik özelliklerine ve diğer faktörlere bağlı olarak birden fazla alt tipe sahip, Hodgkin olmayan lenfomaların (NHL) bir alt kümesini oluşturur.
Kökeni ve Doğası:
B lenfositleri veya B hücreleri öncelikle spesifik antijenleri tanıma ve onlara karşı antikor üretme işlevi görür. B Hücreli Lenfomada bu hücreler malign dönüşüme uğrar ve bu da kontrolsüz çoğalmalarına yol açar. Bu, bu hücrelerin birikmesiyle sonuçlanır ve sıklıkla lenf düğümlerinde, kemik iliğinde, dalakta veya vücudun diğer kısımlarında tümörler oluşturur.
B Hücreli Lenfomaların Sınıflandırılması:
B Hücreli Lenfomalar aşağıdakiler de dahil olmak üzere çeşitli alt tiplere ayrılır:
- Diffüz Büyük B Hücreli Lenfoma (DLBCL): Hızla büyüyen büyük boyutlu B hücreleriyle karakterize edilen en yaygın alt tip.
- Foliküler Lenfoma: Lenf düğümlerindeki B hücrelerinden kaynaklanır ve DLBCL’den daha yavaş büyür.
- Manto Hücreli Lenfoma: Lenf düğümünün manto bölgesindeki B hücrelerinden kaynaklanır ve sıklıkla daha agresiftir.
- Marjinal Bölge Lenfomaları: MALT’ın ekstranodal marjinal bölge B hücreli lenfomasını, nodal marjinal bölge B hücreli lenfomayı ve splenik marjinal bölge B hücreli lenfomayı içerir.
- Burkitt Lenfoma: Vücudun diğer bölgelerine hızla yayılabilen oldukça agresif bir form.
Klinik sunum:
B Hücreli Lenfomanın tezahürü sıklıkla boyun, kasık veya koltuk altındaki şişmiş, ağrısız lenf düğümlerini içerir. Ateş, gece terlemesi, açıklanamayan kilo kaybı, yorgunluk ve iştah azalması gibi belirtiler de mevcut olabilir.
Tedavi:
B Hücreli Lenfoma için tedavi yöntemleri, spesifik alt tipe, evreye, hastanın yaşına ve genel sağlık durumuna bağlıdır. Yaygın terapötik yaklaşımlar arasında kemoterapi, radyasyon tedavisi, hedefe yönelik tedavi ve kök hücre nakli yer alır.
Çeşitli bir kanser grubu olan B Hücreli Lenfoma, doğru teşhis ve etkili tedavi için ayrıntılı bir anlayış gerektirir. Tıp bilimindeki ilerlemelerle birlikte, hedefe yönelik tedaviler birçok hastanın sonuçlarını iyileştirmiştir; ancak devam eden araştırmalar, etkilenenlerin prognozunu ve yaşam kalitesini daha da iyileştirmeyi amaçlamaktadır.
B hücreli lenfoma, bir tür beyaz kan hücresi olan B hücrelerinde başlayan bir kanser türüdür. B hücreleri antikor üreterek enfeksiyonla savaşmaya yardımcı olur. B hücreli lenfoma vücudun herhangi bir yerinde ortaya çıkabilir, ancak en sık lenf düğümlerinde görülür.
Bilinen ilk B hücreli lenfoma vakası 1800’lerin başında Alman doktor Thomas Hodgkin tarafından tanımlandı. Hodgkin, “lenfadenoma” adını verdiği ve artık Hodgkin lenfoma olarak bilinen, bir tür B hücreli lenfoma olan bir durumu tanımladı.
1800’lerin sonlarında ve 1900’lerin başlarında doktorlar, Hodgkin dışı lenfoma gibi diğer B hücreli lenfoma türlerini tanımlamaya başladılar. 1940’larda ve 1950’lerde, B hücreli lenfoma hastalarının hayatta kalma oranlarını artıran kemoterapi ve radyasyon tedavisi geliştirildi.
B hücreli lenfoma günümüzde dünyada en sık görülen kanser türlerinden biridir. En sık yetişkinlerde görülür, ancak çocuklarda da ortaya çıkabilir. B hücreli lenfomanın birçok farklı türü vardır ve tedavi ve prognoz, türe bağlı olarak değişir.
- “Lenfoma” terimi Yunanca “su” anlamına gelen “lenfa” kelimesinden gelir.
- Hodgkin lenfoma aynı zamanda bir B hücreli lenfoma türü olmasına rağmen, B hücreli lenfoma bazen “Hodgkin olmayan lenfoma” olarak da adlandırılır.
- B hücreli lenfoma, şişmiş lenf düğümleri, gece terlemesi, ateş ve kilo kaybı gibi çeşitli semptomlara neden olabilir.
- B hücreli lenfoma ciddi bir hastalıktır ancak sıklıkla tedavi edilebilir. B hücreli lenfoma hastalarının hayatta kalma oranları son yıllarda önemli ölçüde arttı.
Tarihsel Anekdotlar
- 1960’larda Amerikalı doktor Emil Frei III, Hodgkin dışı lenfoma için ilk etkili kemoterapi rejimini geliştirdi. Bu rejime “MOPP rejimi” adı verildi ve bugün hala kullanılmaktadır.
- 1970’lerde Amerikalı doktor Susan Fisher, Hodgkin olmayan lenfoma için “CHOP rejimi” adı verilen yeni bir kemoterapi rejimi geliştirdi. CHOP rejimi artık Hodgkin dışı lenfoma tedavisinde kullanılan en yaygın kemoterapi rejimidir.
- 1980’lerde Amerikalı doktor Richard Burt, Hodgkin olmayan lenfoma için otolog kök hücre nakli adı verilen yeni bir tedavi türü geliştirdi. Bu terapi, hastanın kendi kemik iliğinden kök hücrelerin toplanmasını ve yüksek doz kemoterapiden sonra bunların hastanın vücuduna geri nakledilmesini içerir.
- 1990’larda Amerikalı doktor Steven Rosenberg, Hodgkin olmayan lenfoma için gen terapisi adı verilen yeni bir tedavi türü geliştirdi. Gen terapisi, kanser hücrelerini öldürmek amacıyla sağlıklı bir genin hastanın kanser hücrelerine aktarılmasını içerir.
Kaynak
- Swerdlow, S. H., Campo, E., Pileri, S. A., Harris, N. L., Stein, H., … & Armitage, J. O. (2016). The 2016 revision of the World Health Organization classification of lymphoid neoplasms. Blood, 127(20), 2375-2390.
- Friedberg, J. W. (2011). Relapsed/refractory diffuse large B-cell lymphoma. Hematology ASH Education Program, 2011(1), 498-505.